Yusuf bey özeleştiri yazılarınızı dikkatlice takip ediyoruz.Ancak eleştiride dozun ölçüsünün kaçtığını ne zaman farkedeceksiniz bilmiyorum.Bir yönüyle faydalı yeminli muhaliflerin yüreğine su serpiliyor..94'de devrim oldu kapitalist kurulu düzen değiştide bizimmi haberimiz olmadı.Olan iktidarın çürütücü etkisi...Bunu genelleyerek meğer dava yürütmekmiş demek,toptancılık haksızlık.Güçlü bir alternatif çıkardınızda destek olunmadımı.Laikçi zihniyetin tekrar iktidar olmasına destekmi olalım.

Allah müstehakınızı versin tez zamanda

MFÖ, birileri laiklik ve sizinkiler de din adına götürdü. Yok birbirinizden farkınız. Onların kılıfı laiklik sizinki din.

Laikliğin ne olduğunu bilmiyorsunuzki,kandıriyorlar sizi,yalan söyluyor paranızı elinizden alıyorlar,tecavüz ediyorlar tarikatlarda onuda din sanıyorsunuz,mallığın ucu bucağı yok,soyulmanında

CHP'ye veya muhalefete işleyecek hangi günahı bıraktınız! Ulan 25 senedir "Eee bunlar namaz kılıyor en azından. Eee bunlar çalıyor ama camilere karışmıyor" Vs. Alllah sizi varyaa bak lanet etmesin dilerim bu iktidar inşallah sizleri bir bardak suya muhtaç eder ve siz de "Allah razı olsun chp olsaydı o suyu da vermezdi" Dersiniz. İnşallahhhh

dava götürmekmiş deyince daha seçildiğinin 5. ayında para kulelerini diken imamoğlu inşaat aş ye de iki çift laf beklemek de bizim hakkımız

Eğer “onlara” benzeyecek isek farkımız ne olaki..!

Turgut Altınok, sevdiğim bir kişilik değildir. Ama dededen, babadan zengin olduğu bir gerçektir. Dedesi, babası nasıl kazandı bilmem.

Ankara savaşında Timu'un tarafında imişler. Timur'da zaferden sonra bu gözünüzün gördüğü yerler bundan geru sizindir demiş. Oradan kalma.

: ))

9 göbek Ankaralıyızda..
- timurdan ne arsa kaldı bize, nede o kadar bir mal.!

1 göbek kaç yıl eder...
Hesap doğru olsun.
Savaş 1402'de de... :-)

Sanayilere yolum düşer bazan:Yer gök işyeri,fabrika.
Her birinin içine tırlar, kamyonlar girip çıkıyor.Böyle yerler yüz değil,ikiyüz değil binlerce.İnşaat halinde olanların da haddi hesabı.
Bunlara bakıp,sanki bana aitmiş gibi seviniyorum, memleketimiz gelişiyor diye. İmdi,bunların üçü,beşi "götürmüş" diyelim.
Hepsinin "götürmesi" hiç mümkün değil.Sanayilerimize sabah akşam oluk gibi insan akıyor.Bunu görmek ve takdir etmek lazım.

Ekonomi de 16. Sıraya kadar çıkmıştık 80 lerin sonlarında. Kağıt fabrikaları, şeker fabrikaları, demir Çelik fabrikaları ne varsa satıldı, yüksek teknoloji ihracında oran olarak düşüş var. Sanırım Ostime gidip gördüğünüz karşısında fazla heyecanlanmışsınız.

Karar okuru şöyle katılıyorum size. Yolsuzluk meraklısı, vur kaççı siyaset erbabı sanayi işine, üretime girmez. Sanayiye üretime giren her kim ise, bu riske girdiği için takdir ve hayranlığı hak eder. Üreten, dev gibi sabit gidere katlanan üretici insanlara haksızlık olmamalı. Vurkaççı siyaset esnafı imar rantı ve kamu ile bağlantılı yüksek meblağlı hizmet sektörlerini tercih eder. Arsa imar hakkı ile oynar, önceden kapatılmış tarlaları arsaya çevirir, dükkan, mağaza avm kapatır, vs.

1.Sayın Karar okuru, 35 yıl ticaret yaptım ve yapmayada devam ediyorum.Çok sanayici tanıdım çok tüccar tanıdım.
Hakkıyla işini yapan sanayiciyede tüccarada saygı duyarım. Ama hakkıyla bu işleri yapmaya çalışanların daha da zengin olanını hiç görmedim.
Hani sosyal medyada bir video dolaşır. P.tesi para ararız çarşamba para ararız Cuma para ararız c.tesi biraz sakin oluruz pazar günü yine para arariz çünkü ertesi gün tekrar para lazımdır.
Tüccarında, sanayicininde hali aynı bu
şekilde.

2. Ama uzun zamandır sırtını bir yerlere dayamayan veya dayayamayanlar bu işlerden sıkıldı artık bu işlerden elini ayağını çekti.

Yusuf Ziya içeriden bildiriyor.

Çok mu ulaşılmaz bir şey kestane balı ve manda yoğurdu. Kestane balı şifa amaçlı olarak günlük bir kaşık yenir. Bir kilosu altı ay yeter. Kilosu 1250 lira. Çok mu ülkenin cumhurbaşkanına. Başka malzeme yok herhal. Bavul bavul paradan kule mi yapmış.

Sayın konyali EBK kuyruğunda sıra bekleyen vatandaşa Manda yoğurdu,Medine hurması, kestane balı tavsiye eden ile kuzu alıp kesince daha hesaplı oluyor diyenler haklimi

Yok ayakkabı kutularında!

kardeş senden rica ediyorum akşam üzeri bi semt pazarına uğrada o çürük çöp meyve sebze toplayanları bir gör. yüreğin cız demezse namerdim.

Bu yazıyı çok beğendim,kaleminize sağlık. antalyada oturuyorum demekki altınok komşumuzmuş.

AKP hep yaptığını yapıyor,din kozunu oynuyor.Sonuna kadar kışkırtıcı reklamlarla oy istiyor,onun için İmamoğlu kazanmalıdır.Ak parti bizi kaybetti.Dinimiz reklam malzemesi değildir.

AKP hep yaptığını yapıyor,din kozunu oynuyor.Sonuna kadar kışkırtıcı reklamlarla oy istiyor. Halbuki imamoğlu seçimden seçime yasin okumuyor, kemalizm dinini kullanmıyor, Demirelin torunu rolünü oynamıyor. Söz veriyor, tutmuyor, sonra da unuttum diyor...

Eleştirin eleştirin de, çok zorluyorsunuz... Söylemek istediklerinizi bırakıp başka şeyler söylüyorsunuz gibi.

Aslında sadece goturduklerini sanıyorlar. Bu dünyadan götürülecek bir şey yok. Sadece harcayamayacaklari kadar servetleri sırtlarına yük yaptılar. Zamanda bir taraftan geçiyor, hayat bitiyor. Topladıklarının yuzbinde birini bile yiyemeden hayatları sona erecek. Bıraktıkları da kendilerine bir hayır dua etmeyecek. Yazık...

Arkadas her isi øbur tarafa havale etmeyin bunlarin yuzunden ulkede yolsuzluk artti ulke cøllesti bunlarin yuzunden guven bitti en yakinin senin malinda gøzu bitti memleket ulkeye varmak bile istemiyorum

günaydın. 25 yıllık uykudan sonra..

En sonunda geldiğimiz yer dava dediğimiz ŞALVAR DAVASIYMIŞ meğer.

Ankara'da 2019 seçimlerinde Mansur Yavaş seçimi kazandı, hiçbir görgüsüzlük yapılmadı,kimse balkonlardan tava tencere çalmadı,davul zurna ile komşular rahatsız edilmedi.Yine öyle olacak inşallah,edepsizce çılgınlık olmayacak.Darısı İstanbul'luların başına

Götüren götürene...
Şimdi partiye değil "bağlam"a oy verme zamanı.
Bağlam "ahlaklı yönetim".
Bu seçimde bu bayrağı bu bağlamda yükseltelim.

Kürtler İslam'dan uzaklaştıkça PKK'lı oldular. Tıpkı Türklerin....

Ama ne götürdüler be...
Necip Rezak'ınki nefis körlemekmiş ...

Sizin sorununuz Erdoğan'la... Dava mava hikaye. İman, ahlak da... Aynı mantıkla genelleme yapmadan -sözgelişi- İmamoğlu'nu hatta CHP'li herhangi birini yaz da görelim!

Ben yazayım. Milyon dolarlık o villalar benim değil, şirketimin savunması geçersiz bir savunma. Artı kamu görevi devam ederken, belediye başkanlığı devam ederken o inşaat şirketi ile ticari ilişkiniz devam edemez. Etmemeli. Etik olan bu.

geç de olsa net bir aydınlanma yaşamışsınız sayın yazar. 90'larda belediyelerde götürdüler. anadolu kaplanları-amgt elele avrupalı gurbetçiyi tokatladılar. bosna paralarını iç ettiler...kayıp trilyon davası, deniz feneri malum...perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. şimdi tüm güç ellerinde iken mi götürmeyecekler? haldır haldır götürüyorlar zaten. doymak yoook...yemeye devaaam..

Yalandan edebiyat yapmayın. Vicdansızlık insafsızlık ve ahlaksızlıkta birbrinizden hiç farkınız yok maalesef. Aynı topun kumaşı, lacivertisiniz.
Bu söylediklerimizi söyleyenler hukuksuzca hapishanelerde yatarken ohh olsun demediniz mi?

Bir zamanlar parmağındaki yüzüğü gösterip tüm servetim bu benim için zengin oldu derlerse kesin haram yemişimdir diyen biri vardı.
Servet beyanını açıklasa da anlasak haram yeyip yemediğini.
Altınokta bu kadar servet varsa onunkine kağıt kalem yetmez herhalde.

Dava kelimesinden dava arkadaşlığından nefret ediyorum.Vatan millet din iman edebiyatına ve tellallarına şüphe ile bakıyorum.

Adamlarin dava sloganlari hep safsataymis. Cok acikmis bir güruh ac kurtlar gibi saldirdi ülkenin varliklarina ve kaynaklarina .

Denizlerde sabahtan akşama kadar şişme lastik botlarla Müslümanlar dan kaçıp hıristiyanlara sığınmak isteyenlerin Müslümanların cesetlerini topluyorlar.
Bu ibretlik olaylar biz Müslümanlara yeterde artar .

Sol elle yemek haramdır deyip Besmele ile Haramı yer bunlar..

Para; satın alamayacağı bir şey olmadığını gösterdi. Şimdi sıra parasıyla satın alamayacağı düzeni kurmak için bizlerde. Parası olanın elbisesindeki kan lekesi hemen çıkıyor, dindarın şükrü artıyor, arttıkça artıyor serveti. Diploma oluyor, arsa oluyor araba oluyor. Garibanın ağzına sakız oluyor ne menem bir şey ise bu dava. Pahalıya mal oldu ama birazımız anladık, bize lazım olan hakkın hukukun gözetildiği bir düzen kurmakmış. davası olan adamlar gerekli değilmiş.

Hepsi aynı.istisnasiz.etrafindakilerle birileri mali götürecek.her partide ne diyor.ataturk din millet ezilen halkımız.hadi ya...artık yemez.sandik yok artık.hem mali götürüyorlar hem aptal yerine koyuyorlar.millet de birbirini yiyor bunlar yüzünden.

Kendisini çocuğunu ise sokacak olanı...ihale beklentisi olanı anlayabilirim.yoksa birbirinin aynı olan ve güç para peşinde olanlar için ne bu kavga.siyaseti taraf tutup karşı tarafa hakaret gören ve bunun dışında konuşacak konusu olmayan kltap okumazlar futbol maçı gibi tezahürat yapıyor.kayikci kavgası bu bana ne sana ne.

"dilber'in evi barki yok, kötü yola düşmüş, gönülden gönüle kiralık takılıyor, işret alemlerinde şuh danslar edip bel büküp gerdan kırıyor.

gözlere neşe gönüllere meze olmuş. yani dilber aklı başında kimsenin yaşamak bir istemeyeceği bir hayatı yaşıyor. ortada bir trajedi var ve insanlar

bu trajediye notalar ekleyip eğleniyor.."

Yusuf hocam şimdi anliyor musunuz kürtler neden eşit vatandaş olmak istiyor. Çünkü sürekli birilerinin zengin kendisin fakir olduğunu görüyor tıpkı yoksul 2.sınıf Türkler gibi.

Hem turkiyede hem de avrupada kurtlerden yüksek meblaglarla haşır neşir zenginler var. İçinde karışık işlerden zengin olanlar var olduğu gibi, namusuyla büyük paralara hükm eden bir çok adam gibi kürt var, eli öpülesi...

Bu ülkede iki kesim malı götürdü: Kürtler ve Karadenizliler. Sizlerdeki kafa tam bir aşiret kafası. Bir dönem tarım Bakanlığı silme kürt kökenliydi, başkanından kapıcısına. Biz Türkler unutmadık, unutmayacağız...

Hangi karadenizliler götürdü,biz tam karadenizliyiz ama bırakın götürmeyi mevcud siyasi yapının bürokrat zulumleriyle geçti omrumuz.

Konu ahlaksızlık, Türk Kürt meselesi değil nasıl beceriyorsunuz hemen ırkçılığa dönüştürmeyi, "bu ülkede hırsız namussuz ahlaksız insanlar vardır" ve bunlar her ırktan her dinden her mezhepten olabilirler...

Ne o Kürtler ahlaksızlık yapıyor demek yasak mı? Kumar, uyuşturucu ve fuhuşta tekell sayılırlar. Eklekrik hırsızlığı oranı bazı yerlerde, mesela Dicle elektrik bölgesinde hala yüzde 50. Yüzde 80'den yüzde 50'ye yeni düşmüş. Demek ki 50 yıl hırsızlık yapıldı.

Karadenizlilerin hepsi değil. doğu Karadeniz daha çok. bu kesiminde Gürcü olanları özellikle.

Kürtlerinde zengini var Türklerinde zengini var, Kürtlerin fakiri var Türklerinde fakiri var,

Ülkede her kesimde vardı.gotürenler "dava" da zirve yaptı ????????????????

Aynen y.ziya cömert bu iktidar ekonomiyi bozdu.fakir çoğaldı.zenginler ve hükümet dar gelirli garibanların sırtından geçiniyor.

Üzücü olan nedir? Bir grubu siyasi dusunceyu götürüyor diye yaftalarken bütünü görmek istemekten uzak gastecilik yapmak. Zaten gazeteci ile gasteci arasındaki fark da bu değil mi? Daha üzücü olan da objektif olmaktan uzak gastecilerin köşe yazarlığı mertebesine yaşı Kemal'e geldi diye geçmesi. Gazeteci olmak zordur zor..Ahlaklı m.vekili ve siyasi parti olmakta. Aaa bu arada Ecevit neden CHP den ayrıldı? Rahatlık batıyordu diebilirmiyiz?

Para bütün davaları yıktı.
Para bütün ideolojileri yıktı.
Para bütün inançlıları yıktı.
Para bütün komünistleri, ülkücüleri, milli görüşçüleri, maocuları, lenincileri, tarikatları, cemaatları , vakıfların amaçlarını/kuruluş şartlarını yıktı.
Para inançları yıktı.
Para değerleri yıktı.
Para insanı yıktı.
Velhasıl para insanlığı yıktı.
Öyle bir yıktı ki; hem de kalkamayacak şekilde.
Artık tek dava var. İlle de para, ille de para.
Ne davaymış be, eskiden iyi/güzel denilen her şeyi yıktı.

aynen öyle hocan yıllardır millettin temiz duygularını istismar ettiler.

Misyonerler Afrika’ya geldiğinde bizim topraklarımız onların İncilleri vardı. Dua edelim dediler. Gözlerimizi kapattık. Açtığımızda, bizim incilimiz, onların toprakları vardı” (Kenya'nın kurucu devlet başkanı Jomo Kenyata, Batı ülkelerinin Afrika gelişini bu sözlerle dile getirmişti.) Tarih başka beldelerde aynen tekerrür eder

Devam etseydin! niye yarım bıraktın?

Evrensel ahlak ile İslamcı ahlakı arasında yüz seksen derece fark vardır.Evrensel ahlaka göre ayıp, kötü, yanlış hatta suç olan davranış ve fiiller İslamcı için "Harpte hile sünnettir"Darül Harp ülke ganimettir bedevi ahlakı ile dava ,mücadele olarak sevap kazanma amacıyla işlenir.İslamcıların ele geçirip de soymadığı,halkın fakirlik ve yolsuzluklarla inlerken yöneticilerin Karun kadar zengin olmadığı tek bir Müslüman ülke gösteremezsiniz.

Hesap soracak hukuku ortadan kaldırdılar. Artık orman kanunları geçerli. Eline fırsat geçen herkes çalıyor. Çalamayan da çalmak için "ihlasla" çalışıyor. Sadece iktidar değil bu resmin sorumlusu. En kritik zamanlarda iktidara destek çeken sözümona bir muhalefet var. Muhalefetin, konforundan taviz vermeden, sözde muhalefeti 20 yıldır bu ülkeye bir dirhem fayda sağlamadı. Eğer mefaat temininiz yoksa, oyunuzu kime verirseniz verin hayat sizin için değişmeyecek.

İbadetlerini bile rant için insanlar davayı rant içiin kullanmaz mı.rant,ibadet,kuran ,namaz,iftar,oruç=miyarlar,yatlar,katlar,rüşvetler,yolsuzluklar....ve çürüyen dinii ve ahlakı değerler.vallaha din ile dini değerleri bitirmek.vatandaş yönetenler yapıyor bende yapayım.

Davada..bekada.. ülkenin kaymağını yemek...millet neden aç fakir et kuyruğunda bir düşünsün..

"Meğer bu ulvi şeylerin hepsi para birimiymiş" Zamanın ruhunun çok güzel ifadesi.
Lüks lüks araçlar çoğalmaya başlamıştı.Hemen hemen her yerde ya karşımıza çıkıyorlardı,ya da yanından yöresinden geçer olmuştuk.Bir de bu bu araçların torpido gözünün üstünde veya görünür bir yerinde
"saman gastesi"
bulunurdu/bulundurulurdu.

İyi götūrdūler...şimdi dibini sıyırmak için yeniden yetki istiyorlar... millet de hep gözū kapalı verdi o yetkiyi...

ülkenin yalnızca sermayesini ve varlıklarını değil namusunu,şerefini ve ahlağınıda götürdüler şimdide günahsız halka götürdükleri bu sermayeyi ödettirecekler ona hazırlanıyorlar.

Bir islamcıya Dünya' ın içini. Boşalt ağzına kadar Dolar,Avro ,Sterlin Altın ,gümüş,elmas ,yakut,opak ,zümrüt doldur ver eğer Günes daha büyük onu kime vereceksiniz demez ise ben bu adı kendimden siler atarım. Ne verirsen ver ne gözü ne dimağı ne ruhu ne benliği doyar üç şey vardır hayatında PARA MAKAM ÜN bunlara kavuşmak için ne mümkünse yapar din bile değiştirir ihanet eder yalan söyler Allah kitap peygamber üstüne yemin kutsal değerleri şahiteder hepsini şahit gösterir

Ya Dava oymuş. Yemeyen domuz mus. 15 temmuzda davanın aparatları dan oldi.yalan söyleyen tarih utansın derdik. Yine aynısını söyleyecek torunlarımız. Din dusmaniyla dindar el ele.

The end x, biz ateistleri (din düşmanı diyerek) bu kirli işlere karıştırma. Benim kursağımdan hiç "haram" geçmedi…

Bade harab ül Basra..."İş işten geçtikten sonra ne kadar yakınsak az. VE HALA BU "DAVAYA" DESTEK VE PRİM VEREN AZIMSANMAYACAK BİR TOPLUMSAL KESİM VAR.. TADINI CIKARSINLAR...

Îlk defa yazınızi okudum çok hoşuma gitti özellikle son cümleniz sade İslami kesimi değil bizim gibi ülkücü davayı savunanlar içinde geçerli eline kalemine sağlık.

Yazık çok yazık ayrı düştünüz diye mi bunca yazılar bütün köşeler bugün aynı minvalde yazılmış hizmetinizi yapıyorsunuz ama kime

Sadece maddi değil manevi değerlerimizi de götürdüler. İslamın da içini boşalttılar. Satılık profesörlerle dini menfaatlerine göre yorumlattılar.

Ortadoğu burası. Oldu olan.Bir daha bu olanlara meydan vermeyecek bir kamusal ve toplumsal etik lazım. Çocuğunuz iş için mülakata girecek. Torpil arıyor musunuz? O halde bu sınavı kaybettiniz. Söz söyleme hakkınız yok. Bu rezilliğe ortak olmayacaksınız. Var mı bu babayiğit? Bir tarafın rezilliklerini konuştuk. Son söz de diğer tarafa. Bu birkaç yüz milyon dolarlık villalar benim değil, şirketimin demeyeceksiniz. (imamoğlu için bu) Türkiye'de inşaat, imar üzerinden kazanılan büyük paralar şaibeli

Başımıza ne geliyorsa bu iki kelimeden geliyor. 'Olan oldu'. Olmicak, olmamalı, olduysa hukukla tekrar sürüm sürüm geri getirilecek hak yerini bulacak.

Bayılıyorum bu naifliğe. Geri alacakmış. Keşke. Nasıl alacaksın? Bir de bunu söyleseniz. O paralar burada kalır mı? Bırakılır mı? İ Artı en büyük ahlaksızlık imar rantı üzsrinden yapıldı. Nasıl yapacaksınız. İntikam narası atmak ile olmuyor o iş. Yolsuzluktan hapse atıp üç beş yıl yatırman bu yağmayı geri getirecek mi? 100 milyar doları nasıl tahsil edeceksiniz. Bu anlamda oldu olan. Doğru anlayın.

Günümüzün vatan,millet,bayrak,din,iman kelimelerini dilinden düşürmeyen siyasetçileri deveyi hamuduyla götürdüler. Olan onların arkasından giden garip gurebaya oldu. Sürünüyorlar.

Bunlar götürüyor götürüyor da biraz da bize düşer diye millet peşinden koşturuyor

''DAVA'' dedin mi her şey içerisine giriyor.Dünya halklarının kardeşliğine inanın,en soylu milletin kendi milleti olduğunu söyleyenlerin,günde beş vakit ya da haftada bir Cuma günü yönünü kıbleye dönen ve kendisini mücahit görenlerin... hepsinin davası var.Avrupa'da uyuşturucu ticareti yapıp,(blue) gözlü kadınlarla gün geçiren ''Biji Apo'' diyenlerin de bir davası var. Öyle değil mi?

Kerizlenmekten zevk alan bir ulkeyi kerizleyenlere mi kizalim? Kendini keriz yerine koyduranlara mi kizalim? Sasirdik vallahi.

Nereye goturecekler se! Kefenin cebi yok, bilmiyorlar. Allah bu kadar kul hakkini yanlarina komaz.

Ahmet 61 ve diger milyonlar baslar simdi iha siha yol koprü.

Bizim millet „götüreni“ sever.

Devlet bu bir eliyle verir. Zamanı geldiğinde söke söke alır o serveti merak etmeyin. Yolsuzluk gelişen ekonomilerin amansız hastalığıdır. Sermaye birikimi için yolsuzluk olmazsa olmaz bir şarttır. Gün gelir vergilendirilir. Gün gelir toptan müsadere edilir.

Bulursan Türkiyede alırsın. Keşke çaldıklarını Türkiyede yatırıma dönüştürseydiler, en az 2, 3 milyon ınsana iş kapısı olurdu. Ama o senin dediğin müsadere korkusu buna izin vermiyor.

Mahir Bey, siz 200 sene kadar önce zaman makinesine binip mi günümüze geldiniz?

Sermaye birikimi yolsuzluk ile değil çalışanların emeğinden çalınarak yapılır tıpkı Türkiye gibi.Sizin dediğiniz sermaye birikimi değil düpedüz hırsızlıktır.

Vergi kanunu, adalet, hukuk niye var! "Gün gelir" kullanilmak için mi? Keyfe keder yani! Tamda bugünkü durumlar yani. Devlet, kanunun gücünü uygularken kimseye müsamaha etmez. Ederse, bugünkü düzen olur. Devletin malı çar çur edilir, devletin malı mülkü mirasyedi fiyatına satılır. Adına da ben yaptım oldu diye sov yapılır. Anayasa`ya uyulmaması ise üstüne tüy dikti.

bozuk zihniyet. Ne farkı var çalıyor ama çalışıyor demekten.

Kalemine sağlık üstadım. Nefis bir yazı.

Durmak yok, hırsızlığa devam. Babadan oğula, dededen toruna götüür.

Erdoğan “ ne verirsek eriyor;dipsiz kuyu gibi..Hele şu enflasyonu bir kontrol altına alalım,o zaman vatandaşımız kısmen rahatlar..” diyor.Tükenmişliğin,herşeyi mahvettiğinin itirafıdır bu aslında.Ama utanmıyor hala bir defa daha oy istiyor iyi mi?

Istanbulun eski belediye başkanlarından biri seçildikten dört yıl sonra Üsküdar'da 5 villa yaptırdı. Secilmeden önce kirada oturuyordu.

Ben galiba tanıyorum onu, parmağında da bir yüzüğü vardı sadece.

Maaş yok mudur maaş

Hani şu parmagindaki yüzüğü gösterip "Bundan başka benim sermayem yok " diyen başkanı kastediyorsun herhalde Ali kardeş!
Tamam anladık!

Hani şu ev kirasını partisinin ödediği belediye başkanı mı?

Kibariye’nin sözleri,iktidarın özeti gibidir:
-Götürdük malları valla!

Siyasetin finansmanı içindi tüm bu alengirli işler. Oportünist taleplerle siyasileri bu döngüye iten halkımız değilmidir. Halkın doğruluk, dürüstlük, namus, adalet gibi bir talebi varmı siyasetçiler. Yoksa sadece kayırılmak mı istiyor. Halk ne talep ederse siyaset onu yapıyor. İyiyi, salih olanı talep edelim. Herşey düzelecektir

Bence kamil olanı tercih edelim.

Adalet,yasa ,mahkeme bunlar ne zaman ,niçin devreye girer ,sizce.

Ölümde var dediler,hesap günü dediler,hamalın belindeki ipin hesabını anlattılar,fakirin fakirliğinin sebebini öğrettiler sonra ne mi oldu ,eee onu da gören değil görmeyen gözlerine sor, ver mehteri bir de neden, niçin ,nasıl ha unutma nereden nereye, bak burası çokomelli dikkat et ,1 miting işler yolunda ;

Bu yorum, "ben davamı 2binm2'ye bile satmam" diyen sevgili Hakan Albayrak'a gelsin. Ben kendisini çağdaş Ebu Zer olarak hatırlıyorum!

Kime ne anlatiyon hafız, daha İsrail'e giden gemiler bile durmaz iken bizim sakallı Takkeli molla dayılar reis cihat ediyor İsrail'e diye diye etrafta dolaniyor..gulsek mi aglasak mi????

İnsanlık tarihinde cennet için kavga edene, cennete girebilme gayretine dava diyene denk gelen varsa paylaşsın.

Allah razı olsun kaleminize sağlık . Bu açık yüreklilik için teşekkürler..devam.

Götürmekle kurtulamamaları lazım. Hukukla fitil fitil burunlarından getirilerek geri alınmalı haksız servetleri, yetimin alınterini. İlk fırsatta.

Ben Peygamberler tarihini biraz daha iyi anlamaya başladım. Kavim halkına herşey ayan beyan gösterilir. Ama kavim “sen bizi atalarımızdan mı çevireceksin?” der. Günümüzde de herşey aslında açıktır. Gel gör ki partiyi ve lideri ilah edinenler “sen bizi kazanımlarımızdan mı çevireceksin?” diyor.

Siyaseti halkı soyma üzerine inşa edenler zengin oldu Vatan millet dediler din iman dediler hem devleti hemde halkımızı soydular kim güçlüyse onun yanında oldular siyaset zenginleşme aracı oldu bizim gibi vatanseverler sefalete mahkum oldu öz yurdunda parya olduk.

Sayın CÖMERT,
Çok geç anlamışsınız meseleyi. Gerilere, daha gerilere gidiniz... Yine öyleydi...
On ücüncü yüz yılda yaşamış olan Mevlanâ, kendi devrini anlatırken, "ben her tarafta ağızlar görüyorum" diye hayıflanır. Tabii ki herkesin kendine ve durumuna göre bir ağzı var. Yani ağzı olan, bir şekilde... Mesele, insan ve eğitimi meselesi...
Ha, şunu da söyleyeyim..."Maneviyat" diye takdim edilen husus da, bir başka açıdan, yeme ve kazanma hırsının yansımasıdır. Buna da çok dikkat edilmeli.

Bana dava dava dediler kendileri malı götürdüler.
Meyer biz onların malı götürmeleri için bir basamaktan sıçrama tahtasından başka bir şey değil mışiz.

Bu ülkede onlarca cemaat tarikat çalışıp çabalamadan kimlerin sırtından geçiniyor holdingleşiyor, yüz binlerce keklik sayesinde.

Hani meşhur bir kaç klişe sözümüz var ya'' Vatan millet Sakarya'' yada ' Söz konusu vatansa gerisi teferruat'', ''Ezanlar susmaaaz bayrak inmez''bu ve benzeri hamaset kokan cümleleri kullananların samimiyetine zerre inanmıyorum. Siyaset maalesef zenginleşme aracı olarak kullanılıyor. Herkes siyasetteki gücü kadar götürüyor, ihale alıyor, bürokratsa makam mevki ve 3-5yerden maaş alıyor. Hamaset dolu bu sözlerde fakir fukaranın gazını almaya yarıyor ve ne yazık ki her zamanda iş yapıyor ülkemizde

Teşekkürler sayın cömert.
Bundan kırk yıl önce köyden şehre inmeden nusret Yavuz un köydeki keklikler diye bir kitabını okumuştum.
Yazıyı okuyunca katıla katıla gülmekten kendimi alamadım.
Bakıyorum da hâlâ bu ülkede milyonlarca keklik var

Siyasetin ve siyasetcinin itibari , hic bir devirde bu kadar yozlasmamisti. Buda AKP ye nasip oldu

Hz. İsa (as) da taşlanacak bir suçlu için " ilk taşı günahsız olan birisi atsın" demişti de hepsi ortadan kayboluvermişti. Acaba şimdi böyle bir söz işiten olsa dağılıp giden olur mu? Ne dersiniz?

Gec kalmis bir itiraf ama yinede tesekkurler. Bir ornek: Giresun Kagit fabrikasi 2003 yilinda 5 milyon dolara satilmis, sonra sadece arazisi devlet tekrar 68 milyon dolara satilmis. Kim almis-Kim satmis bilen varmi???

devlet babalarının malı ye babam ye,bızım gıbı marabalara ne duser,aclık ,yoksulluk,fukaralık.sızın Allahınız varmı?

Mehmet Ziya Bey yeryüzü davalarının tamamı yalan. Götürmek üzere kurmuşlar dünyayı... Fakire dava, ötekine dünya

Yine esas meselenin etrafında dolaşılmış ,can alıcı o noktaya temas edilmemiş bir yazı. Galiba dindar idarede korkunç boyutlara ulaşan götürmenin motivasyon kaynağı Dar'ül-Harp anlayışı, yolsuzluklardan rahatsız olduklarını bildiğimiz Karar yazarlarında kırmızı çizgi haline gelmiş gibi.

Çok çok geç bir yazı. Çpk geç ve çok az. Bu yazı 1995 yılına bile uyar. Ama 2005 yılına hayli hayli uyar. Genç bir öğrenci vardı çok yakın bir tanıdığım. İşe ihtiyacı part time vs. Aile silme oy veren. Alınmadı işe ama aynı pozisyonda alınanları gördü. Hatta rakip partiden olup işini kıvıranı da gördük. Yıl 95. İhtilali biri yapmıştı ama sofrada başka biri vardı. Damat kontenjanından girmişti. Azap erleri dıışarda kalmış, süslü elbiseleri ile yenileri oturmuştu sofraya.

Oy verme ile işe girme arasında bağ kurmak zaten ahlaksızlığın başladığı nokta.

Bence de. Bu dış ve genel ahlak. Bir de iç ya da parti içi ahlak var. İhtiyacı olan biri talepte bulunuyor. Buna dikkat. Ve o yıllarda ekmek bu kadar aslanın ağzında değil. Bu konuda ayrıma uğruyor. Birbirine zıt şeyler değil aslında. Bir toplumun geneline yapılan bir haksızlık var. İki parti teşkilat içi yapılan bir haksızlık var. Olması gereken partili olmanın özel bir avantajının olmaması. Damat, partili şu bu kontenjanının olmaması.

Şaşırdık mı? Tabiki HAYIR. SAYGILARIMLA AFİYET OLSUN

Goturmeye yeni baslamadilar ki. Sadece 94’e gore isin boyutu ve hacmi cok buyudu. Son 5-6 yildir uyananlara selam olsun…

çok doğru bir tespit.

Bence eskiden devlet nispeten denetlenebiliyordu. Güçler ayrılığı vardı siyasetçiler için. Askerler höt deyince güçler birleşebiliyordu o ayrı. Yolsuzluk yapmak daha zordu. Mahkemeler çok yanlı ve yanlış da olsa 2008'de parti kapatma kararı verecek kadar siyasetten bağımsızdı. Eskiden de yolsuzluk vardı, en azından imar yolsuzlukları. Fakat şimdilerde rakip bir güç, denetim yok, höt demeden güçler birleşmiş halde. Yolsuzluklar yelkenler fora, esiyor deli rüzgar.

Meğer dava “götürmekmiş” Gemilerle, hızlı trenle, şeker fabrikalarıyla, limanlarla, hava alanlarıyla, THY ile, TRT ile, Çaykur ile, üniversiteler ile, vakıflar ile, din ile diyanet ile uzay ile …………….. götürmekmiş dava.

Balık baştan en baştan kokar.

Ak Parti İktidarının kurucuları ideal sahibi insanlardı. Gençlikleri de milletin gözü önünde geçmişti.İktidar olunca kendilerine yaklaşanların pek çoğu onlarla aynı idealleri paylalaşan,aynı zihniyette insanlar olmayabilir.Onlardan gibi görünüp "götürme" derdinde olanlar da vardır. Elbette iktidarın görevi kimsenin "götürmesine" fırsat vermemektir.Ama her zaman kitabına uydurup götürenler olabilir.Hesap gününe inananlar "götürmezler." Ben İktidarın çekirdek kadrosunun
böyle olduğuna inanıyorum.

Hiç de zengin olmadığı halde şehir merkezinin kenarlarından kendi mütevazi birikimleri ile arsa alıp, ilerleyen yıllarda oraların yerleşim alanı haline gelmesiyle bir kaç yüz daireye sahip olan insanlar gördüm. Bahsettiğim bu kişilerin hiç de gayri meşru bir işleri yoktu, devletle,belediye ile ilişkileri de yoktu.Tamamen tesadüflerin eseriydi böyle bir imkana sahip olmaları.Mesela bizim kooperatif evinin arsa sahiplerine bir kaç yüz daire düşmüştü.Arsa babalarından kalmıştı.

Sayın yazar öyle net ve anlaşılır şekilde yazmışsınız ki yoruma gerek yok. Tebrik ederim.

Öyle zannediyorum ki sayın Cömert'in de almak isteyip de alamadığı,yemek isteyip de yiyemediği bir gıda maddesi yoktur.Hiç yeyip içmedim ama istesem 22 bin lira emekli maaşımla ben de manda sütü, yoğurdu alabilirim.Bir kaç kişi,bir kaç bin kişi değil,genel olarak halkımız zenginleşti, imkanları arttı.Bu durumu trafikteki araç sayısı göstermiyor mu?Yer gök araba.Memuriyete başladığımda 12 taksitle 2.el
bir bisiklet aldığımda ne kadar mutlu olmuştum.Uçağa binmek bile kısmet oldu şimdi
3-5 kez.

Parayla itibar alamazsınıź.

Yaktın içimi yaktın. Bu dava ebed davasıydı, yeşil dolar davası değil. Hem kendilerine yazık ettiler, hem islama, hem de koca ülkeye. Harun olmaya niyetlenip Karun olmak ne acı. Tevbe edince, huzur u mahşere tertemiz çıkacağını sanan, ancak deve kuşudur.

Altınok istifa etmedi mi daha? doğru pardon şimdiye kadar kim istifa etti ki.

Bir ilçe belediye başkanı bu kadar malı götürdüyse siz diğer ekabiri düşünün..bizimkiler ayetin hep rebbana atına fiddunya ربنا اتينا في الدنيا tarafini okumuşlar.و في الاخرةtarafini garantiye almışlar sanki..
Ankarada yaşıyorum
Niye akpartili bakanlar bürokratlar siyasiler kahır çoğunluk olarak çankayada ikamet ederler halbuki chp çankayada yüzde 75 oy aliyor
Çok garip yani akparti garip gurebayi ve muhafazakarların aldatıyor

Dindar bir arkadaşım 94 İBB seçimlerinde adını hiç duymadığımız Refah partisi adayına oy atacağını söyleyip,bizi de teşvik etmişti.Sebebini;'Abi bir tanısan,kamu malını yemez,yedirmez,çalmaz,çırpmaz,sen-ben gibi,mal,mülk,dünya işleriyle işi yok,dava adamı.'demişti.Geçenlerde duydum, geçim derdi yüzünden İstanbul'dan göçüp Bilecik'in bir ilçesine gitmiş.Aradım, 94 teki muhabbetini hatırlattım, çok mahcup,derin bir hayal kırıklığı içinde,yıllarca verdiği destek yüzünden suçluluk duyuyordu.

sade götürmekle(maddi) kalsalardı!
inandığımız,
inandırıldığımız bütün degerkeri götürdüker! ahlaki üstünlüğünüzü (mal-mülk için) peşkeş çektiker! hayallerimizi götürdüler!

Götürenler ve onlara bile isteye hala destek verenler şu yazıyı okuyup utanıyorlar mıdır acaba?

Hele bu götürenlerin fetvacısı bazı hocalar, hele o hocalar!

iktidara bir şekilde destek olan tüm sarıklılara, dinci görünen gazetecilere Vakti Mekatil günü yaklaşıyor gibi.

Gerçekten doğru davaları malı nasıl götürmekmiş .işte son asrın dindar geçinenlerin buldukları yöntem.yarı sakal bırakmak ondan sonra malı kaçırmaya çalışmak.valla güzel bir yöntem.

İmamın mülkleri, villaları ? Yusuf bey, siz de at gözlüğü taktınız ya, bu iş bitmiştir. Partilerin ve insanların ne farkı var ? Muhalefette iken adalet, özgürlük vs, iktidara gelince malı götürme. Dücane öyle diyor: Devlette ahlak-adalet olmaz...

Yeni şeyler elde edince eskilerin ancak antika/hatıra değeri olur. Davayı şimdi ağzına alan bile yok. Bu yazı da zaten güzel bir nostalji olmuş.

Splendor in the Grass
(Story of a teenage love,
Natalie Wood ,Warren Beatty
“Though nothing can bring back the hours of splendor in the grass, glory in the flowers,
we will grieve not; rather find strength in what remains behind.”

Deanie’ e (Natalie ) hala Bud'i (Warren) sevip sevmedigi soruldugunda son sozleri;
"Artik, hiçbir sey çimlerin görkemli, çiçeklerin pariltili oldugu anlari geri getiremese de,
uzulmek yerine, geride ne kalmissa onlarla güç bulacagiz."
Genclikte davamizdi.

Bir kaç yüz milyon dolarlık adamlar asgari ücretlilere teshir ediyorsa, etkiliyorsa bu bir kaç yüz milyon siyaset ile kazanıldıysa orada duracaksınız. Kral çıplak. 1995 de bile çıplaktı. Görene tabi. 28 şubat haydutluğu, 15 temnuz rezilliği alakasız insanları kahraman pozisyonuna getirdi. Onlar da bu pozisyonu sömürdüler. Mal yığdılar. Çok eski bir hikaye bu. Viva Zapata'yı izleyin. "Bizimkiler" Zapata olarak kalmayı başaramadı. 1995'de bile böyleydi. Görene, görebilene. Ders alan olur mu?Olmaz.

Yüreğinize sağlık hocam

94-95'te olayın sıcağı ile konuşulmaya başlandı, Dava ve hamuduyla deve olayları... makami feth etmek icin çabalayan gayretlüler, kapının önünde tezahürat icin lazım olundukça çağrıldı. Sofraya, sofra adabını bilenler oturdu.

Hocam tam isabet bir yazı. Ama bunu 10 sene önce de yazabilirdiniz. O zaman başladı çünkü yolsuzluk.

2007'de antalya havaalani işletmesi ihalesi olayı ... Bir de 95'ten belediyeden dosyalar bile var...

Hani bir atasözümüz var “Ya olduğun gibi görün,yada göründüğün gibi ol” bunlar hiçbirini beceremiyor üstadım.

O takkeli ve başörtülüler hala saadet, yrp vs taraflarinda aşağı yukarı benzer vaziyette. Yeni yollar yeni yolcularla yürünüyor. Takım birinci lige çıkınca, başarıda emeği olup şampiyonluğu kutlayanlar, bir başka ikinci lig takımına satılıyor. Birinci lig oyuncuları alınıyor. O hesap... Turgut altınoluk O sakallı takkeli gruptan değildi malum. Egemen Bağış vs de... şimdiki kabinede kim var o yilların takkelilerinden. Onlar yine amatör ligde kaldı. Profiler var şimdi

Helal olsun çok güzel bir yazı; şimdi jeeplerle gezip kkm ile pastasına çilek koyan sizin gördüğünüz o yoksullar şimdi pazardan boş çantalarla dönen yoksulları yok sayıp herşey güzel diyorlar ya insanın canı yanıyor doğrusu.

Turgutlar, melih gökçekler, yiğit bulutlar, f.altunlar, çerez parasına arabalara binip, çerez parasına yalılarda yaşıyorlar. Millet de kira derdinde kara kara.

altınok, aygün, hisarcıklıoğlu, bezci vb. nin arsa ortaklıkları. mansur başkana, mahkeme kararlarına rağmen togo kulelerinde inşaat çalışmaları yüzsüzce aynen devam ediyor. durmak yok, soyguna devam.

Paranın kimde olduğu bilinir aslında biliniyor da. İman konusu karışık. 'torpil yapmak hoş değildir, ama kazancı helaldir' diyen adam yüksek iman sahibi bir din adamı. 'yolsuzluk hırsızlık değildir' diyen adamda alim olarak biliniyor. hayata yansıması böyle olunca İman konusu adam akıllı yeniden ele alınmalı.

Bu gerçek tespitler ve bilgilendirmeler için teşekkür ediyoruz.

Sarayın önüne demirlemiş Savaş gemilerini görünce Atatürk..Elbet bir gün Geldikleri gibi gidecekler.. Geride yozlaşmış bir toplum ahlaksızlık Vurgun soygun altından kalkamayacağımız borçlar..Geleceğimizi ipotek altına aldırmış Dindar Kindar görünümlü bir iktidarın köleleştirdiği bir halk kalacak...

Gerçekten süper bir yazı olmuş bu sefer. Lafı hiç dolandırmadan, doğrudan "kral çıplak" diyerek. Teşekkürler Yusuf bey!

Beyefendi o kadar temiz anlatmışsınız ki kaleminize sağlık.

Malesef safmışız gözümüzü açtığımızda çorabımızı bile götürmüşler. Huzur zaten ilk götürdükleriydi.

Hani bir söz var amiyane tabirle Uyanda balığa gidelim.Dava,,, terleyip üretecek ve mutlu olup,,mutlu edecek irade de olur..Bu hem dünya hem Ahiret için ebeden tek FORMÜL..uretmeyen ancak köle olur..Dili ne konuşursa,konuşsun ..pratik belirleyicidir..küçük misal:İstanbulda eğer nüfus seyretilmezse kimse su sorunu,trafik, yesil alan,,altyapı vd sorunları asla çözemez...Dava,ideoloj,izm, takke,sapka falan,filanla olmaz... Yuzolcumu ve yapilasma ortada,,,ve Akli olan hepimiz de çok iyi biliyoruz..

Maalesef doğru söylüyorsunuz …

Cumhuriyetin ilanından sonra muhafazakarların biriktirmeye başladıklarını bir kerede düzenin muhafazakarı götürdü. Bundan sonra kim götürür Allah bilir. Tabi götürülecek bir şey kaldıysa.